Türkiye’de İnsani İkamet İzni konusuna giriş yaparken, bu iznin ne anlama geldiği, hangi durumlarda verildiği ve hangi hukuki dayanaklara sahip olduğu gibi temel konuları ele alacağız. Bu konuda mevzuatın nasıl tanımlandığı, insanların hangi durumlarda bu izne başvurabileceği ve kimlerin bu izne sahip olabileceği gibi konuları detaylıca anlatacağız. İnsani İkamet İzni konusunda Türkiye’nin uygulamalarını ve süreçleri analiz ederek, bu izinle ilgili sizler için rehber hazırladık.
İnsani İkamet İzni Nedir?
Türkiye’de İnsani İkamet İzni, belirli çok özel durumlar nedeniyle diğer ikamet izinlerinden faydalanamayan yabancılara verilen bir oturma izni türüdür. Bu izin, geçici ve özel koşullara bağlı olarak yabancıların ülkede kalmasını sağlar. Diğer ikamet izinleri ile ilgili detaylı bilgi almak için şu yazımıza göz atabilirsiniz: Türkiye’de Oturma İzni: Başvuru Süreci ve Gerekli Şartlar
İnsani ikamet izni, diğer ikamet izinlerinden faydalanamayan yabancılara sunulan bir alternatiftir ve yasal kalış hakkı sağlar.
İnsani İkamet İzni Yasal Dayanağı
İnsani ikamet izni, Türkiye’de 6458 Sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu (YUKK) 46. Madde vd. düzenlenmiştir. İlgili kanuni mevzuat, insani ikamet izni başvurusu, şartları ve süreçleri hakkında düzenlemeler içermektedir.
Madde, insani ikamet izni başvurularının hangi durumlarda kabul edileceğini açık bir şekilde belirtir. İnsani ikamet izni, özellikle diğer ikamet izinlerinden faydalanamayan yabancılara sunulan bir alternatif olup, geçici ve insani koşullara bağlı olarak verilen bir oturma izni türüdür. Kanun, bu izin için başvuruların nasıl yapılacağını, hangi koşulların sağlanması gerektiğini ve iznin nasıl verileceğini detaylandırmaktadır.
İnsani İkamet İzni Hangi Şartlarda Verilir?
Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’nun 46. maddesi, başvuruların değerlendirilebilmesi için insani gerekçelere dayalı özel durumları esas alır. Çocuğun yüksek yararı, sağlık durumu, aile birliği gibi insani faktörler, bu iznin verilmesinde dikkate alınan önemli unsurlardır. Kanunun bu maddesi, insani ikamet izni başvurularının ne gibi şartlarda kabul edileceğini ve hangi prosedürlerin izleneceğini açıkça belirler. İlgili madde şu şekildedir:
İnsani ikamet izni
MADDE 46 – (1) Aşağıda belirtilen hâllerde, diğer ikamet izinlerinin verilmesindeki şartlar aranmadan, Bakanlığın onayı alınmak ve en fazla birer yıllık sürelerle olmak kaydıyla, valiliklerce insani ikamet izni verilebilir ve bu izinler uzatılabilir:
a) Çocuğun yüksek yararı söz konusu olduğunda
b) Haklarında sınır dışı etme veya Türkiye’ye giriş yasağı kararı alındığı hâlde, yabancıların Türkiye’den çıkışları yaptırılamadığında ya da Türkiye’den ayrılmaları makul veya mümkün görülmediğinde
c) 55 inci madde uyarınca yabancı hakkında sınır dışı etme kararı alınmadığında
ç) 53 üncü, 72 nci ve 77 nci maddelere göre yapılan işlemlere karşı yargı yoluna başvurulduğunda
d) Başvuru sahibinin ilk iltica ülkesi veya güvenli üçüncü ülkeye geri gönderilmesi işlemlerinin devamı süresince
e) Acil nedenlerden dolayı veya ülke menfaatlerinin korunması ile kamu düzeni ve kamu güvenliği açısından Türkiye’ye girişine ve Türkiye’de kalmasına izin verilmesi gereken yabancıların, ikamet izni verilmesine engel teşkil eden durumları sebebiyle diğer ikamet izinlerinden birini alma imkânı bulunmadığında
f) Olağanüstü durumlarda
(2) İnsani ikamet izni alan yabancılar, iznin veriliş tarihinden itibaren en geç yirmi iş günü içinde adres kayıt sistemine kayıt yaptırmak zorundadır.
İnsani İkamet İzni, aşağıdaki durumlarda verilmektedir:
1. Çocuğun Yüksek Yararı Olması: Bir yabancının çocuğu için, çocuğun yüksek yararı bulunuyorsa insani ikamet izni verilebilir. Her durumda çocuğun mevcut koşullarını ve ihtiyaçlarını değerlendirerek, kararlarını çocuğun refahını öncelikli kılacak şekilde almalıdır. Çocuğun yaşadığı psikolojik, sosyal ve fiziksel çevre ile ihtiyaçları dikkate alınır.
Örnek: Ailesiyle Türkiye’de yaşayan bir çocuğun, eğitimine devam edebilmesi ve sağlık hizmetlerinden yararlanabilmesi için ailesine insani ikamet izni verilmesi, çocuğun yüksek yararına bir uygulama olarak kabul edilir.
Bu ilke, çocuğun en temel haklarının korunmasını garanti altına alır ve insani ikamet izni başvurularında önemli bir gerekçe oluşturabilir.
2. Yabancıların Türkiye’den Çıkış Yapamaması: Türkiye’ye giriş yasağı bulunmasına rağmen yabancının ülkeyi terk edemediği veya Türkiye’den ayrılmasının makul ya da mümkün olmadığı durumlarda, insani ikamet izni sağlanabilir.
Ayrıca, yabancı bir kişi hakkında sınır dışı kararı alınmış olsa bile, bu kişinin Türkiye’den ayrılmasının gerçekleştirilememesi ya da uygun ve mümkün görülmemesi halinde, insani ikamet izni tanınması söz konusu olabilmektedir.
3. Yabancı Hakkında Sınır Dışı Kararı Alınmasının Mümkün Olmaması: Sınır dışı kararının alınamaması, yabancı bir kişinin ulusal veya uluslararası hukuk bağlamında sınır dışı edilmesinin mümkün olmadığı ya da uygulanabilir bir çözüm sunulamadığı özel durumları ifade eder. Bu tür durumlar, hem insan haklarına hem de Türkiye’nin uluslararası yükümlülüklerine dayanan hassas süreçlerdir.
Hangi Durumlarda Sınır Dışı Kararı Alınamaz?
- Hayati Tehdit Durumu: Yabancının sınır dışı edileceği ülkede yaşamını tehlikeye atacak savaş, çatışma, zulüm veya diğer insan hakları ihlalleri mevcutsa sınır dışı kararı uygulanamaz. Bu durum, Birleşmiş Milletler Mülteci Sözleşmesi ve Türkiye’nin taraf olduğu diğer uluslararası anlaşmalar kapsamında korunmaktadır.
- İade Anlaşmalarının Bulunmaması: Türkiye’nin, sınır dışı edilmesi gereken kişinin vatandaşı olduğu ülkeyle iade anlaşmasının bulunmaması ya da hukuki düzenlemelerin eksikliği durumunda, sınır dışı işlemi gerçekleştirilemeyebilir.
- Sağlık Durumu: Yabancının ciddi sağlık sorunları, seyahat etmesine engel olacak tıbbi durumları ya da sınır dışı edilmesi halinde tedaviye erişememe riski varsa, sınır dışı işlemi ertelenebilir veya iptal edilebilir.
- Aile Bağları: Yabancı kişinin Türkiye’de çocuğu, eşi ya da diğer birinci derece yakın akrabaları bulunuyorsa ve sınır dışı edilmesi aile birliğini ciddi şekilde zedeleyecekse, karar uygulanamayabilir.
- Hukuki Süreçlerin Devam Etmesi: Sınır dışı kararına itiraz edilmişse ya da kişi hakkında devam eden bir dava süreci mevcutsa, mahkeme kararı sonuçlanana kadar sınır dışı işlemi durdurulabilir.
- Kimliksiz veya Vatansız Durum: Yabancı kişinin vatansız olması ya da kimlik belgelerinin eksikliği nedeniyle geri gönderilebileceği bir ülke bulunmuyorsa sınır dışı işlemi gerçekleştirilemez.
Sınır Dışı İşlemlerine Karşı Yargı Yoluna Başvurulması
Yargı yoluna başvuran yabancılar, karar verilene kadar bu izin türünü kullanabilir. Sınır dışı kararı verilen bir yabancı, bu karara karşı yasal haklarını kullanarak yargı yoluna başvurabilir. Bu süreç, sınır dışı kararının hukuki dayanağının ve yabancının haklarının yeniden değerlendirilmesini içerir. Türkiye’de, sınır dışı kararına itiraz etmek ve kararın iptali için başvuru yapılabilecek çeşitli hukuki mekanizmalar bulunmaktadır.
· Sınır dışı kararının tebliğ edilmesinden itibaren, yabancı 15 gün içinde bu karara itiraz edebilir.
· İtiraz, idare mahkemelerine yapılır.
· Yabancı, sınır dışı kararı hukuki ve insani gerekçelerle yanlış ya da haksız buluyorsa, ilgili idare mahkemesine başvuruda bulunabilir. Mahkeme sürecinde sınır dışı işlemleri, yasal süreç tamamlanana kadar durdurulur. İnsani ikamet izni başvurusu reddedilen kişiler için çeşitli hukuki ve idari yollar mevcuttur. Bu yollar, başvurularının tekrar değerlendirilmesini veya başka bir yasal statü altında Türkiye’de kalmalarını sağlayabilir. Başvuru sahibinin, reddedilen başvurunun gerekçesini anlayarak, doğru adımları atması ve gerekli başvuruları zamanında yapması önemlidir.
İnsani İkamet İzni Süresi ve Uzatılması
İnsani ikamet izni, Türkiye’ye çeşitli insani nedenlerle gelen ve diğer ikamet izinlerinden yararlanamayan yabancılara verilen bir tür geçici oturma iznidir. Ancak, bu iznin süresi ve uzatılmasıyla ilgili belirli kurallar bulunmaktadır.
İnsani İkamet İzninin Süresi
İnsani ikamet izni, genellikle bir yıl süreyle verilmektedir. Bu süre, yabancının Türkiye’deki mevcut durumu ve başvuru koşullarına göre değişiklik gösterebilir. Türkiye’deki çeşitli insani nedenlere dayanarak verilen bu izin, genellikle çok özel durumlarla sınırlıdır.
Örneğin, bir yabancıya insani ikamet izni verildiğinde, bu iznin süresi ilk başta en fazla bir yıl olarak belirlenir. Bu bir yıllık süre, iznin verildiği tarih itibariyle başlar ve süresinin bitiminden önce iznin uzatılması için başvuru yapılması gerekir.
İnsani İkamet İzninin Uzatılması
İnsani ikamet izni, belirli bir süreyle verilen geçici bir izindir. Bu iznin sona ermesinden önce, uzatma başvurusu yapılması gerekmektedir. İnsani ikamet izninin uzatılabilmesi için başvurular, başvuru sahibinin durumunun devam ettiğine dair kanıtlar sunulmalıdır.
Uzatma başvurusu, genellikle en az 60 gün öncesinden yapılmalıdır. Başvurunun yapılacağı yer, iznin verildiği ildeki Göç İdaresi Müdürlüğü’dür. Uzatma başvurusu sırasında, başvuru sahibinin ülkedeki kalışının hala insani nedenlere dayandığı ve izin koşullarını ihlal etmediği kanıtlanmalıdır.
İnsani İkamet İzni Uzatma Başvurusu İçin Gereken Şartlar
İnsani ikamet izninin uzatılabilmesi için, aşağıdaki şartların sağlanması gerekir:
- Başvuru Sahibinin Durumunun Devam Etmesi: İzin verilen yabancının durumu, ilk başvuruda belirtilen insani koşulların hala geçerli olduğuna dair belgelerle desteklenmelidir. Örneğin, sağlık sorunları, ailevi zorunluluklar veya uluslararası koruma gereksinimleri gibi durumlar devam ediyorsa, izin uzatılabilir.
- Yasal Durumun Sürmesi: İnsani ikamet izni sahibi, Türkiye’de yasal bir şekilde ikamet etmeye devam ediyor olmalıdır. Herhangi bir suç işlemesi veya iznin koşullarını ihlal etmesi durumunda, iznin uzatılması reddedilebilir.
- Başvurunun Zamanında Yapılması: Uzatma başvurusu, iznin bitiminden önce yapılmalıdır. Başvurunun geç yapılması durumunda, izin süresinin uzatılmasına ilişkin talepler reddedilebilir.
Neden Bizi Tercih Etmelisiniz?
Uzmanlık ve Deneyim: Uzun dönem ikamet izni başvurularında uzmanlaşmış ekibimizle, her aşamada yanınızdayız. Göç hukuku alanındaki tecrübemizle başvurularınızda hata yapma riskini en aza indiriyoruz.
Kişiye Özel Danışmanlık: Her yabancının durumu farklıdır. Sizin ihtiyaçlarınıza özel çözümler sunarak, sürecin hızlı ve etkili bir şekilde tamamlanmasını sağlıyoruz.
Hızlı ve Güvenilir Hizmet: Başvurularınızın zamanında ve doğru şekilde yapılmasını garanti ediyoruz. Süreci sizin adınıza takip ederek iş yükünüzü hafifletiyoruz.
Dil Desteği: Türkçe dışında İngilizce ve diğer dillerde iletişim desteği sunarak yabancı müvekkillerimizin süreçleri rahatça anlamalarını sağlıyoruz.
Şeffaflık ve Güven: Tüm işlemlerimizi şeffaf bir şekilde yürütüyor, süreçle ilgili sizi düzenli olarak bilgilendiriyoruz.
Başarı Odaklı Yaklaşım: Amacımız, başvurularınızın en kısa sürede olumlu sonuçlanmasını sağlamaktır. Profesyonel ekibimizle ihtiyaçlarınıza uygun stratejiler geliştiriyoruz.